GIS UZMANLARI BULUŞMA YERİNE HOŞGELDİNİZ.

GIS UZMANLARI BULUŞMA YERİNE HOŞ GELDİNİZ.
Bu blog ile; 1995 yılından bu yana yaptığım çalışmalardan elde ettiğim know-how'u tüm gis kurucuları ve yöneticileri ile paylaşmak ve ülkemizde oluşan kavram karmaşalarına tecrübelerime dayanarak açıklık getirmek ve ortadan kaldırmak istiyorum. GIS ya da kent bilgi sistemi kurmanın ve sonuçta bir kenti akıllandırmanın sanıldığı kadar basit olmadığını, yapılan hatalar ve doğruları ile birlikte ortaya koymaya çalışıyorum. Hepinizi bu çabaya katkı sağlamaya davet ediyorum.
Sonuçta kenti kablolu ya da kablosuz bir network ile kapsamanın akıllı kent için yeterli olmadığını, elektrik, gaz, su, kanalizasyon v.b altyapılar ile trafik, ulaşım, sağlık, enerji, istihdam yönetimi, afet kurtarma ve erken uyarı sistemleri, eğitim, güvenlik v.b. unsurların da akıllandırılması ve entegre çalışmaları gerekir. Makro düzeyde geleceğe yönelik tehditler, ihtiyaçlar ve bunlara karşı alınacak tedbirlerin planlanması da unutulmamalı tabi...

27 Şubat 2011 Pazar

COĞRAFYACILARNEREDE?

COĞRAFYACILAR NEREDE?
Geçenlerde ilginç bir mail aldım. Maili gönderen şahıs, Coğrafi Bilgi Sistemleri konusunda Türkiye'yi ve Türkiye'de yapılan çalışmalar ile bu çalışmaları yapanları eleştiriyordu. Hem de ne eleştiri. Devlet organlarından akademisyenlere, CBS firmalarından kurumlarda bu konu ile iiştigal eden görevlilere kadar herkes ve özellikle haritacılar bu eleştiriden nasibini alıyordu. Açıkça, eleştirinin dili de bayağı kabaydı.
Neticede bu bir eleştiri idi ve saygı ile karşılamak gerekir diye düşündüm. Üslubu bu şahsın kendini ilgilendirirdi. Maile cevap verdim. 15 yıldır bu işle uğraştığımı ve ilk defa böyle bir mail aldığımı belirterek öncelikle üslubunu düzeltmesi gerektiğini yoksa tartışacak muhatap bulamayacağını belirttikten sonra her platformda kendisiyle münazarada bulunabileceğimi söyledim. 
Bana geri döndüğü mailinde şahıs; insanlara durumun vehametini anlatmanın tek yolunun böyle bir üslup kullanmak olduğunu söylüyordu. Elbetteki bu, O'nun görüşüydü. Ama bu şekilde kendine muhatap bulması da imkansız tabi ki...
Gelelim asıl meseleye:
Mevzu bahis şahıs, haritacıların bu işi sahiplenen tek kişilermiş gibi görünmelerine içerlemiş ve özellikle coğrafyacıların neden işin içine girmediklerini ve ya dahil edilmediklerini sorguluyordu. Türkiye'de uygulanan Coğrafi Bilgi Sistemi uygulamalarının coğrafyayla hiç alakası olmadığını ve bunları uygulayanların da bunu hiç umursamadıklarını, O'nların asıl amaçlarının CBS kurulumu perdesi arkasında ceplerini doldurmak ve koltuklarınısağlamlaştırmak gayreti içinde olduklarını belirtiyordu.
Bu iddialar beni üzdü tabi ki. Neticede ben 15 yıldır bu işle uğraşıyorum ve ne koltuğum sağlamlaştı ne de cebim para gördü. Mesai saatleri dışında harcadığım vakitler, bu nedenle ailemi ihmal etmiş olmam ve benzeri diğer fedakarlıklarımız da cabası... Arkadaşımız bu konuda oldukça yanılıyor. Konuyu daha yakından takip etmesini, CBS üzerine çalışan insanlarla birebir istişarede bulunmasını ve ülkemizin sosyokültürel ve ekonomik yapısını daha iyi ve tarafsız olarak analiz etmesini bekliyorum.
Haklı olduğu tek konu var ki, o da Coğrafyacıların konuyla hiç ilgilenmiyor olmalarıdır. Haritacılar başta olmak üzere jeoficikçiler, Jeologlar, Şehir plancıları gibi mesleklerin mensupları bu işi sahiplenmişler ve götürüyorlar. 15 yıldır CBS üzerine çalışan bir tane Coğrafyacı görmedim. Peki bu haritacılar olarak bizim suçumuz mu? Coğrafyacılara biz mi engel oluyoruz? Ya da onları biz mi bu alana yaklaştırmıyoruz? Elbetteki böyle bir şey yok. Gönül ister ki onlar da bu işin içine dahil olsunlar. Bizlere coğrafya alanında destek versinler. Coğrafi Bilgi Sisteminin coğrafyayla ilgili kısmı en iyi şekilde kendini buldun. Bu nedenle Coğrafyacı arkadaşlarımızı da aramıza katılmaya davet ediyorum. Bu memleket için ne yaparsak, bundan bizler ve bizim çocuklarımız, torunlarımız faydalanacaklar. Gelecek nesillere güzel bir memleket bırakmak boynumuzun borcudur. Bunun için tüm mesleklerin birlikte çalışması gerekir. Atatürk bu memleketi yalnızca haritacılara emanet etmedi...
Coğrafyacı arkadaşlar... 
Haydi iş başına. Bildiğini öğretmek yeterli değil. Çünkü dünya hızla değişiyor, teknoloji her gecen gün yeni gelişmelere gebe. Kendinizi de bu gelişmeler doğrultusunda güncellemeniz gerekir. Diğer meslek disiplinleri ile birlikte çalışmaya zorlayın kendinizi. Hep beraber daha yaşanır, daha sürdürülebilr bir memleket için buyrun beyler bayanlar. Üstünüze düşeni yapın. En azından bu sorumluluktan kurtulmuş olursunuz değil mi...

Azmi GÜN



21 Şubat 2011 Pazartesi

IBM Bankacılık Çözüm Merkezi kuruluyor

 IBM Bankacılık Çözüm Merkezi kuruluyor

Charouk, Türkiye pazarının potansiyeline inandığını belirtti.

Bu yıl 100’üncü yaşını kutlayan IBM, 16 Şubat’ta İstanbul’da düzenlediği ‘IBM Çözümler Zirvesi 2011’ ile iş dünyasını ve akademik çevreleri ‘akıllı dünya’ kavramıyla buluşturdu. Zirvede konuşan IBM Türk Genel Müdürü Michel Charouk, 2015 yılına dönük kurumsal yol haritasında Türkiye’nin de içinde bulunduğu gelişmekte olan piyasaların önemine dikkat çekti. Charouk, şöyle devam etti: “Bir süre önce Büyüyen Pazarlar Birimi yapısını kurduk. IBM’in toplam gelirleri içinde büyüyen pazarların payı şu anda yüzde 19’da. Ama 2015’e kadar bu oranın yüzde 25’e çıkmasını bekliyoruz. Farklı cihazları üreterek, sürekli bir gelişim ve değişim içinde bugünlere geldik. Bugün 170 ülkede varız. Birçok icadımız var. Bilgisayarı hayata soktuk. PC kelimesini dilimize kazandırdık. Yazıcı gibi birçok segment bizden. Barkod da IBM standardı ve tüm dünya bunu kullanıyor. Ar-Ge’ye her yıl 8 milyar dolar harcıyoruz. Yazılım alanında da önemli satın alma ve birleşmelerimiz oldu.”

“Gelişen pazarların lideri Türkiye”
Verinin fazlalaştığına ve iş dünyasının da bunu kullanabilmesinin, rekabet avantajı açısından önem kazandığına dikkat çeken Charouk, gelişen 20 pazar içinde Türkiye’nin ön sırada geldiğinin altını çizdi. Charouk, IBM’in bu pazarlardaki hedeflerini şöyle anlattı: “Bu piyasaların hepsi önemli yatırımlar yapıyor. 2015’te toplam gelirimizin dörtte birinin bu pazarlardan gelmesini bekliyoruz. Çünkü bu ülkeler geçiş sürecinde. Örneğin Çin, Japonya’yı geçti ve dünyanın en büyük ikinci ekonomisi oldu. Gelecekte ABD’yi de aşacak. Bu yüzden bu pazarlar bizim için önemli.”
Toplantının ardından sorulara da yanıt veren Charouk, 2011 yılında İstanbul’da Bankacılık Çözüm Merkezi’ni hayata geçireceklerini söyledi. Türkiye’nin geleceğine inandıklarını söyleyen Charouk, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile ‘Smart City’ çalışmalarının devam ettiğini de belirtti. Şehirde trafiğin önemli ve çözüm gerektiren bir konu olduğuna değinen Charouk, “Detaylarını açıklayamam, ama belediye ile devam eden projelerimiz var. Bunlar zaman alan projeler. Çünkü kronik sorunlara çözüm arıyoruz” dedi. Charouk, 2011 yılı yatırım, satın alma ve birleşme planlarını ise şöyle özetledi: “2015’e kadar 20 milyar doları satın alma ve birleşmelere harcayacağız. Türkiye ise IBM yatırım stratejilerinde önemli olmayı sürdürecek. Ülkenin GSMH’sında BT’nin payı düşük. Bu da, yatırım ve büyüme için fırsat demek.”

“Kurumsal başarı için iş analitiği”
Toplantıda söz alan IBM İş Değerleri Enstitüsü Lideri Peter Korsten, bilgiyi etkili kullanmanın öneminin arttığına işaret ederek, “En iyi performansı gösterenler; bu verileri agresif ve güçlü bir biçimde kullanıyor. Türkiye de bu yapıda öne çıkıyor” dedi. “Dört yeni stratejik alana odaklanıyoruz: Büyüyen pazarlar, iş analitiği, bulut bilgiişlem ve akıllı dünya”
diyen IBM Yazılım Grubu Başkan Yardımcısı Julie King, Türkiye pazarının önemini ise şöyle anlattı: “Türkiye’de genç nüfus çok fazla. Onların sosyal ağlarla ilişkileri güçlü. Bu nesil, işe
girince de bu yapılara ulaşabilmeyi bekliyor. İş dünyası, gençlerin bu katılımcılığını lehine kullanmalı. Yeni datayı toplamak, yeni bakış açılarıyla bunları sürece tabi tutmak bizim için ‘daha akıllı’ olmak demek.”

IBM etkinlik lansmanı için tıklayınız.

Interpromedya Haber Merkezi bthaber@interpromedya.com.tr

9 Şubat 2011 Çarşamba

İLBANK KURULDU

İLBANK KURULDU 



İller Bankası, anonim şirket (A.Ş) statüsünde faaliyet gösterecek. Kalkınma ve yatırım bankası şeklinde görev yapacak olan Banka'nın kısaltılmış ünvanı "İlbank" olacak. İlbank, il özel idareleri, belediyeler ve bağlı kuruluşları ile münhasıran bunların üye oldukları mahalli idare birliklerinin finansman ihtiyacını karşılayacak. Bu idarelerin sınırları içinde yaşayan halkın mahalli müşterek hizmetlerine ilişkin projeler geliştirecek olan İlbank, bu idarelere danışmanlık hizmeti verecek ve teknik mahiyetteki kentsel projeler ile alt ve üstyapı işlerinin yapılmasına yardımcı olacak. ANKARA (ANKA) - İller Bankası, anonim şirket (A.Ş) statüsünde faaliyet gösterip, kalkınma ve yatırım bankası şeklinde görev yapacak. İller Bankası'nın kısaltılmış ünvanı "İlbank" olacak. İlbank, il özel idareleri, belediyeler ve bağlı kuruluşları ile münhasıran bunların üye oldukları mahalli idare birliklerinin finansman ihtiyacını karşılayacak. Bu idarelerin sınırları içinde yaşayan halkın mahalli müşterek hizmetlerine ilişkin projeler geliştirecek olan İlbank, bu idarelere danışmanlık hizmeti verecek ve teknik mahiyetteki kentsel projeler ile alt ve üstyapı işlerinin yapılmasına yardımcı olacak.
Banka'nın merkezi Ankara'da bulunacak. İlbank'ın kuruluş amacı şöyle:
"İl özel idareleri, belediyeler ve bağlı kuruluşları ile münhasıran bunların üye oldukları mahalli idare birliklerinin finansman ihtiyacını karşılamak, bu idarelerin sınırları içinde yaşayan halkın mahalli müşterek hizmetlerine ilişkin projeler geliştirmek, bu idarelere danışmanlık hizmeti vermek ve teknik mahiyetteki kentsel projeler ile alt ve üstyapı işlerinin yapılmasına yardımcı olmak ve her türlü kalkınma ve yatırım bankacılığı işlevlerini yerine getirmek.

-UZUN VADELİ NAKDİ VE GAYRİ NAKDİ KREDİ AÇABİLECEK-

Banka bu amaçları gerçekleştirmek üzere ortaklarına kısa, orta ve uzun vadeli her türlü nakdi ve gayri nakdi kredi açabilecek. Faaliyetleri konusunda araştırma, proje geliştirme ve danışmanlık hizmeti yapabilir veya yaptırabilir, teknik yardım verebilecek. Bankanın öncülüğünde şirket kurabilecek ve devredebilecek. Sigorta acenteliği yapabilecek. Gerekli izinleri almak kaydıyla yurtiçinde ve yurtdışında şube ve temsilcilik açabilecek. Yurt içi ve yurt dışı finansman kurumlarıyla işbirliği yapabilir, bunların katıldığı ulusal ve uluslararası kuruluşlara üye olabilecek. Yurt içi ve yurt dışı finansman kuruluşları ile para ve sermaye piyasalarından ve her türlü fonlardan kaynak sağlayabilecek. Amacının gerçekleşmesine yardımcı olacak her türlü kalkınma ve yatırım bankacılığı işlemlerini yapacak. Ana Sözleşmede belirtilen diğer faaliyetleri yürütecek.

-İL ÖZEL İDARELERİ VE BELEDİYELER BANKANIN ORTAKLARI OLACAK-

Bankanın ortakları il özel idareleri ve belediyeler olacak. Bankanın sermayesi 9 milyar TL olarak belirlenirken, bu sermaye Bakanlar Kurulu kararı ile beş katına kadar artırılabilecek. Sermaye tavanına ulaşıncaya kadar Bankanın ödenmiş sermayesine eklenecek kaynaklar şöyle olacak:
"Her ay Maliye Bakanlığı ve İller Bankası tarafından dağıtılacak vergi gelirleri paylarının toplamı üzerinden aylık olarak yüzde 2 oranında kesilecek miktarlar. Bankanın vergi ve diğer yasal yükümlülükler düşüldükten sonraki yıllık safi kârından yüzde otuz oranında ayrılacak pay. Diğer mevzuat hükümleri ile Banka sermayesine aktarılması uygun görülen paralar ile sermayeye eklenmek üzere yapılacak her türlü yardım ve bağışlar."

-YÖNETİM KURULUNUN GÖREV SÜRESİ 3 YIL-

Bankanın Genel Kurulu; il özel idarelerini temsil etmek üzere, il genel meclisi üyeleri arasından seçilecek yirmi kişiden, belediyeleri temsil etmek üzere, belediye başkanları arasından her bir ili temsilen seçilecek birer kişiden, İçişleri, Maliye, Bayındırlık ve İskân bakanlıkları ile Hazine Müsteşarlığını temsil etmek üzere görevlendirilecek birer kişiden oluşacak. Görev süreci 3 yıl olan yönetim kurulu üyesi sayısı 7 olarak belirlenirken, genel müdür aynı zamanda Yönetim Kurulunun başkanı olacak. Bankanın Denetim Kurulu üç üyeden oluşacak.

-YURTİÇİ VE YURTDIŞINDAN TEMİN EDİLEN FONLARIN KULLANDIRILMASINA ARACILIK EDECEK-

İlbank, yerel yönetimlerin bu Kanun kapsamındaki her türlü projelerinde kullanılmak üzere genel bütçe dahil, yurt içi ve yurt dışından temin edilen fon ve hibelerin kullandırılmasına aracılık edecek. Aracılık işlemi; kaynakların yerel yönetimlere doğrudan transferi şeklinde olabileceği gibi, bu kaynaklardan finanse edilecek projelerin yürütülmesine yardım şeklinde de olabilecek. İlbank, Genel Kurul tarafından onanan bilançoya göre ortaya çıkan safi karın yüzde 51'ini; il özel idareleri tarafından yerine getirilen, köylerin teknik ve sosyal altyapı hizmetlerinin finansmanı; nüfusu 200 binin altında olan belediyelerin harita, imar planı, içme suyu, atık su, katı atık, kent bilgi sistemi ve benzeri kentsel altyapı projelerinin finansmanı ile nüfusu 25 binin altında olan belediyelerin anılan projelerinin ayrıca yapımının finansmanında hibe olarak kullanacak.

-BANKANIN ANA SÖZLEŞMESİ EN GEÇ 3 AY İÇİNDE YAPILACAK-

Bankanın; tahvil ihracı, hesapları, gelirleri, kar, kontrollük ve sigorta hizmet gelirlerinin dağıtımı ile bu Kanunda hüküm bulunmayan diğer hususlar ana sözleşme ile düzenlenecek. İlbank, çalışma alanı kapsamında yurt dışında projelendirme ve danışmanlık hizmetleri verebilir, projelerin uygulanması için temin edilen finansmanın kullanılmasına aracılık edebilecek. Banka, vadesi gelmiş kredi ve diğer alacaklarını ortak idare paylarından tahsil etmeye yetkili olacak. Bankanın Ana Sözleşmesi, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren en geç üç ay içinde yapılacak Genel Kurulun onayı ile yürürlüğe girecek. Bu Genel Kurulda illerdeki belediyeleri temsilen, her bir ilin il sınırları içerisinde mevcut olan belediyeler, adlarının baş harflerine göre alfabetik sıraya konacak. Bu sıraya göre belediyelerden hangilerinin temsilci göndereceği Banka tarafından belirlenecek. Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte görevde bulunan Yönetim ve Denetim Kurulu üyelerinin görevleri yenileri seçilinceye kadar, Genel Müdürün görevi ise yeni bir atama yapılıncaya kadar devam edecek.

-BANKA PERSONELİYLE YAPILACAK İLK SÖZLEŞMENİN SÜRESİ 3 YIL OLACAK-

Yasaya eklenen gecici maddeyle bu Kanun çerçevesinde yapılacak devir, tescil ve kayıt işlemleri ile bu işlemlere ilişkin olarak düzenlenecek kağıtlar her türlü vergi, resim ve harçtan muaf olacak. 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanunun 39'uncu maddesinin c bendi hükmü bu Kanunun yürürlük tarihinden itibaren beş yıl süreyle Banka hakkında uygulanmayacak. Diğer bir geçici maddeye göre ise kadroları iptal edilen personelden Bankada sözleşmeli olarak çalışmak isteyenler; bu Kanunda belirtilen yönetmeliğin yayımlanmasından itibaren en geç üç ay içerisinde Bankadaki durumlarına uygun pozisyonlara atanır ve söz konusu pozisyonlara atama işlemi yapılıncaya kadar Bankaca ihtiyaç duyulan ve statülerine uygun işlerde görevlendirilecek. Bunlar, Bankada yeni bir pozisyona atanıncaya kadar, eski kadrolarının aylık, ek gösterge, her türlü zam ve tazminatlar ile diğer mali haklarını almaya devam edecek. Sözleşmeli olarak çalışmayı kabul etmeyen personel, bu Kanunun 11 inci maddesinin ikinci fıkrasında belirtilen yönetmeliğin yayımlanmasından itibaren en geç üç ay içerisinde Banka tarafından Devlet Personel Başkanlığına bildirilecek. Banka personeliyle yapılacak ilk sözleşmenin süresi üç yıl olacak. Kanun bugün itibaren yürürlüğe girdi.(ANKA)



Yeni kanun için tıklayın.





HABER:http://www.haberx.com

"CBS'NİN COĞRAFYA DERSLERİNDE KULLANIMI"

"CBS'NİN COĞRAFYA DERSLERİNDE KULLANIMI" PROJESİ TANITILDI

        Fatih Üniversitesinde "Coğrafi Bilgi Sistemlerinin (CBS) Ortaöğretim Coğrafya Derslerinde Kullanımı" projesi tanıtıldı.
        Fatih Üniversitesinde "Coğrafi Bilgi Sistemlerinin (CBS) Ortaöğretim Coğrafya Derslerinde Kullanımı" projesi tanıtıldı.Üniversitenin Büyükçekmece Yerleşkesi'nde düzenlenen programda, Fatih Üniversitesi Coğrafya Bölüm Başkanı Doç. Dr. Ali Demirci tarafından Fatih Üniversitesi, Marmara Üniversitesi ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi işbirliği ile 2009 yılında başlatılan ve TÜBİTAK tarafından desteklenen projenin sunumu yapıldı.
       Program, projede görev alan öğrenci ve öğretmenlere ödül verilmesinin ardından son buldu. Ayrıca uzman isimler tarafından coğrafi bilgisistemleri tartışıldı.
Etkinliğe, Bahçelievler Kaymakamı Şevket Çinbir, Büyükçekmece İlçe Milli Eğitim Müdürü Hüseyin Avni Sandıkçı da katıldı.

TOKİ, "Kentsel ve depremsel" dönüşümü masaya yatıracak

TOKİ, "Kentsel ve depremsel" dönüşümü masaya yatıracak 
 
TOKİ'nin ev sahipliğini yaptığı "2011 Konut Kurultayı" 4-5 Mart tarihlerinde kentsel dönüşümün tüm aktörlerinin bir araya getirildiği bir toplantı ile İstanbul Kongre Merkezi'nde düzenlenecek.08.02.2011 16:01


 ANKARA (ANKA) - TOKİ'nin ev sahipliğini yaptığı "2011 Konut Kurultayı" 4-5 Mart tarihlerinde kentsel dönüşümün tüm aktörlerinin bir araya getirildiği bir toplantı ile İstanbul Kongre Merkezi'nde düzenlenecek.
TOKİ'den yapılan yazılı açıklamada, Türkiye'nin tamamında toplam 249 farklı noktada kentsel dönüşüm çalışmaları gerçekleştiren ve "81 ilde 500 bin konut" hedefine ulaşan TOKİ'nin niceliksel büyüklüğünün yanında, bilimsel ve akademik çalışmalara dayanan projeler geliştirme arayışıyla da dünyada bu konuda söz sahibi markalardan biri haline geldiği ifade edildi.
Fiziksel ve çevresel yönlerden bozulmuş, ekonomik ve sosyal açıdan dışlanmış bölgelerin yenilenmesi modern kentleşmenin ayrılamaz bir parçasını oluştururken deprem kuşağında yer almakta olan Türkiye için kentsel dönüşümün kaçınılmaz olduğunun belirtildiği açıklamada, "TOKİ, çağdaş kentleşmeyle doğal afetlere hazırlıklı bir Türkiye için 4-5 Mart 2011 tarihlerinde, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımlarıyla İstanbul Kongre Merkezi'nde 2011 Konut Kurultayı'nı gerçekleştiriyor. Amerika, Meksika, Kore, Japonya, Kudüs gibi dünyanın önemli ülkelerinde kentsel dönüşümlere imza atmış yerli ve yabancı mimarlık, mühendislik, şehircilik, jeoloji, çevre ve inşaat uzmanları bir araya geliyor, tecrübelerini ve çözüm önerilerini paylaşıyorlar" denildi.


-190 BİN GECEKONDU DÖNÜŞTÜRÜLDÜ-


TOKİ'nin yerel yönetimlerle Türkiye'nin dört bir yanında başlattığı kentsel dönüşüm programları doğrultusunda 249 proje gerçekleştirdiği ve 188 bin 261 konutluk gecekondu dönüşümünün yanı sıra 111 bölgede 57 bin 459 konutluk uygulama başlattığı belirtilerek, bunlardan 30 bin 745 konutun tamamlandığı ifade edildi. Bu çalışmalarda bugüne kadar yaklaşık 4 milyar TL harcandı.
Kentsel dönüşüm projelerinde kentsel yoksulluğun, altyapı ve ulaşım maliyetlerinin azaltılıp, kentsel standartların, iş potansiyelinin artırılması, ekonominin canlandırılmasının yanı sıra doğal ve çevre kaynaklarının sürdürülebilirliği, karbon salınımının ve deprem riskinin azaltılmasının hedeflendiğinin ifade edildiği açıklamada, "İnsanların nitelikli ve mutlu bir yaşam sürmesini amaçlayan, bunun için de en temel hak olan barınma sorununun çözülmesi için çalışan TOKİ, dünyayla bütünleşmenin çağdaş kentleşmeyle olacağını biliyor" denildi.


-KENTSEL DÖNÜŞÜMÜN YANI SIRA, DEPREM DÖNÜŞÜMÜ DE MASAYA YATIRILACAK-


TOKİ'nin, 4-5 Mart 2011 tarihlerinde düzenleyeceği Konut Kurultayı ile dünyada ki önemli kentsel dönüşüm projelerinde yer almış uzmanları, Türkiye'deki uzmanlarla bir araya getirerek, kentsel dönüşümünü ve özellikle deprem dönüşümünü tüm yönleriyle ele alacağının belirtildiği açıklamada, "Türkiye'nin dört bir yanında, doğal afetlerin, özellikle depremin tehdit etmediği, insanların endişesiz bir yaşam sürdürecekleri, eko sisteme uygun ve sürdürülebilir büyümeye katkı sağlayan, geleceğin dünyasını kucaklayan konutlara nasıl ulaşılacağı bu kurultayda tartışılacak. Konut kurultayı için şehir planlamacılardan, konut konusunda uzman finansçılara, sosyologlardan bu dönüşümü başarıyla gerçekleştirmiş devlet adamlarına kadar, kentsel dönüşüm konusunda dünyanın en önde gelen uzmanları İstanbul'da buluşacak" ifadelerine yer verildi.


-"7 ŞİDDETİNDE DEPREM 90 MİLYAR TL'LİK FATURA ÇIKARIR"-


TOKİ Başkanı Erdoğan Bayraktar konuya ilişkin yaptığı açıklamada " Kentlerimizde ruhsatsız konut alanları ve gecekondu oluşumu çok ciddi boyutlara varmış durumda. Sadece İstanbul'da bu oran toplam yapı stokunun yüzde 50'sini aştı. Deprem kuşağında olan ülkemizde, şehirlerimizi, salaş ve plan dışı kaçak yapılardan kurtarmak hepimizin en önemli görevi olmalı. Bugün 7 şiddetinde bir deprem binlerce insanımızın hayatını tehlikeye atar. Mali açıdan da 90 milyar TL'lik fatura çıkarır. Devlet, hükümet, yerel yönetimler, dernekler, akademisyenler ve iş dünyası birleşerek deprem dönüşümünü gerçekleşmelidir" dedi. Bayraktar bu dönüşümü başlatmak için dünyanın önde gelen kentsel dönüşüm uzmanlarını Türkiye'deki uzmanlarla bir araya getireceklerini belirterek " Konut Kurultayı'nda tüm aktörler kentsel dönüşümü özellikle de doğal afetlerden ve depremden korunmak için gerekli olan modelleri tartışacak. Biz de TOKİ olarak deprem dönüşümü deprem haritasına göre en riskli bölge ve şehirlerimizde başlatacağız" dedi.


-KURULTAYA ALANINDA UZMAN BİR ÇOK İSİM KATILACAK-


Konut Kurultayı, Türkiye'den ODTÜ Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Haluk Pamir, Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim görevlisi Prof. Dr. Hasan Nuri Yaşar, İstanbul Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ahsen Özsoy, İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi'nden Prof. Dr. Ahmet İncekara, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi şehir planlama uzmanı Yrd. Doç. Dr. A. Erdem Erbaş, İstanbul Bilgi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi'nden "Gelişmekte olan ekonomilerde mortgage piyasaları" konusunda uzman, Yrd. Doç Dr. Orhan Erdem gibi önemli akademisyenlerin katılımıyla İstanbul Kongre Merkezi'nde 4-5 Mart tarihlerinde gerçekleşecek.
Kurultaya katılımı kesinleşen uzmanlar; Columbia Üniversitesi'nin dünyaca ünlü sosyoloğu, "global şehir" kavramının yaratıcısı Saskia Sassen, Sidney Rasekh, Urban Gren Global Kurucusu, Kentsel Gelişme Uzmanı, Lee Sang Leem-Kore Mimarlar Odası Başkanı, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı Planlama Uzmanı Tolga Yakar, Urban Logic CEO'su Bruce Cahan, Katrina Kasırgası'ndan sonrasında New Orleans şehrinin yeniden inşa edilmesinde bizzat çalışan, New Orleans Yeniden Yapılandırma Firmasının eski başkanı Joseph Williams, Affordable Housing Institute Kurucusu David Smith, UNDP, Çevre ve Sürdürülebilir Gelişim Program Direktörü Dr. Katalin Zaim, IFC Global Konut Finansman Müdürü Douglas Grayson Maria Paloma Silva De Anzorena olarak açıklandı.(ANKA)
Haber kaynağı: http://www.haberx.com

6 Şubat 2011 Pazar

TÜRKİYE ULUSAL COĞRAFİ BİLGİ SİSTEMİ (TUCBS) OLUŞTURMAYA YÖNELİK ALTYAPI HAZIRLIK ÇALIŞMALARI RAPORU


         Yukarıdaki başlığa tıklayarak,Nisan 2006'da, Türkiye için oluşturulmak istenen ulusal coğrafi bilgi sisteminin kurulabilmesi için yapılan ön araştırmalar sonucu ortaya konulan rapora ulaşabilirsiniz. Bu raporun ekleri de aşağıda listelenmiştir.Üzerlerine tıklayarak açabilirsiniz.


  1. Alt yapı Çalışmalarına İlişkin Veri ve Standartlar Komisyon Raporu (TUCBS_EK-A)
  2. Alt yapı Çalışmalarına İlişkin Komisyon Raporu  (TUCBS_EK-B) 
  3. İdari ve Yasal Altyapı İle İlgili Dünya Örnekleri  (TUCBS_EK-C)
Bu konuda çeşitli toplantılar, araştırma ve çalıştaylar yapılmış olmakla birlikte bunlar yetersiz kalmış ve TUCBS kurulumunu başlatacak koşulları ortaya koyacak bir yapı henüz oluşturulamamıştır. Konuyla ilgili tüm detayları aşağıdaki linklerde bulabilirsiniz.